Biyografi
Biyografim
Yaşamın ne olduğunu az çok anlamışsındır.En azından şu gerçeği görmüşsündür.İnsan her zaman mutlu değil.Acı dolu anlar var.Sıradan insan acı dolu,zor anlarla karşılaştığında neden mutlu olamadığını kara kara düşünür.Bu acı anlarla karşılaştığında hayata lanet eder.Oysaki hayatın amacı nedir?Mutlu olmak mı?Bunun için yaşar insan belki de.Evet doğrudur insan eğer ruhsal sorunları yoksa mutluluğu için savaşır.Ama asıl anlaşılması gereken acıların da mutluluklar kadar hayatın içinden,yaşanılası olduğudur.Bir de hastalıklı insan dediğimiz umutsuz vakalarımız vardır.Ne istediklerini bilmezler.Onlara göre mutluluk için her türlü şart sağlanmıştır.Ancak nedenini bilemedikleri bir şekilde mutlu olamıyorlardır.Aslında böyle insanlar hiç de az değildir.Öyle insanlar tanıdım ki onları dünyaları ver,bir toz taneceğini kendinide tut;o elindekilere bakmazda senin o toz taneciğinin peşinden gider bütün dünyadan vazgeçip.Kabullenmişlik çerçevesinde dahası için mücadele.İşte parola buymuş meğer.Evreni size hep sonsuz olarak tanımladılar.Oysaki evren sonsuz değil.Evren bu dünyadan,oturduğunuz ve kapladığınız alandan bile küçük.Şimdi başını iki elinin arasına al.İşte bütün evren ve varlık ellerinin arasındaki şey kadar küçük.O yoksa evren de yok.
Ha biyografi diyorduk değil mi? Şunu bilmelisin ki, hangi okulu hangi senede bitirip, nereden hangi dereceyle mezun olduğunun çok da bir önemi yok hiç kimse için, inan artık iş başvurusunda bulunduğunda bile artık o kadar önemli bir etken değil, o yüzden başarısız oldum biyografi yazma işinde, bu arada biyografi kelimesini sevmedim, kaldı ki fransızca kökenli TDK özgeçmiş kelimesini öneriyor bunun yerine, işte hayatım bundan ibaret, umarım merağınızı giderebilmişimdir.